3 Mayıs 2015 Pazar

Superman & Batman

Çocuklar bazen öyle sorular soruyorlar ki şaşırıp kalıyorsun. Sonra çocuğu tatmin edecek en mantıklı cevabın ne olduğunu düşünmeye başlıyorsun. Tabi birkaç saniyede bu cevabı bulup vermen gerekiyor.

Mete, 6-7 aydır süper kahramanlara ilgi duyuyor. Hatta yaklaşık 2 aydır Süpermen olarak dolaşıyor.

Mete geçen gün bana "Anne, Süperme'nin pelerini var. Süpermen uçuyor. Batman'in de pelerini var ama Batman neden uçamıyor?" diye sordu. Birkaç saniyelik şaşkınlıktan sonra "Batman uçamıyorum ama Batman'in Süpermen gibi çok hızlı gitmesini sağlayan arabası var." diye cevap verdim.




Zamane anneler olarak çocuklar kadar olmasa da çocukları tatmin etmek için yaratıcı düşünceye sahip olmamız gerekiyor.


24 Şubat 2015 Salı

İlk karne

Biraz geç oldu biliyorum ama ilk olduğu için geç de olsa paylaşmak istedim. 
Sevgili oğlumun dediği gibi oğlum yemeklerini yedi ve büyüdü, okullu oldu. Hatta ilk karnesini de aldı.
Minik uğur böceğimin en sorun yaşadığı konu olan konuşması da ilerletti ve artık yaşıtlarını yakaladı. 
Ayrıca karne hediyesi olarak düşündüğüm Spiderman kostümü, Kübra öğretmenimiz tarafından okula ağlamadan geldiği için Mete'ye verildi.



7 Ocak 2015 Çarşamba

Hoşgeldin 2015

31 Aralık gecesi acısıyla tatlısıyla bir yılı geride bırakıp 2015'e yılına merhaba dedik.
Mete ile Kayra, 2015'in doğumunu kutladı ve doğumgünü pastasının mumlarını üfledi.
Umarım 2015, oğluma ve herkese sağlıklı güzel günler getirir.

13 Ağustos 2014 Çarşamba

Gıdı Gıdı

Mete'nin bu yaz günlerindeki en büyük eğlencesi çıplak ayaklarımızı görünce gıdıklamak. Geçen gece saat 23:30 sıralarında biz uyuması için ikna etmeye çalışırken o uyumayı reddedip gayet dinç bir şekilde beni gıdıklamaya çalışıyordu. 
Her gıdıklama girişiminde ayaklarımı kaçırarak ona engel olmaya çalıştım. Fakat Mete o noktada yaramazlığına yaratıcılığını da ekleyerek boşta duran mause'un kablosunu kullanarak ayaklarımı birbirine bağladı. Ayaklarımı kaçırmamı engelleyerek ve kablodan tutup istediği gibi yukarı kaldırarak bir süre beni gıdıkladı. Sonuçta başarısının verdiği mutlulukla benden daha çok güldü sanırım.






4 Ağustos 2014 Pazartesi

İlk Ayrılık

Mete, 13 mayıs 2011 günü doğdu. O gün bir milat oldu benim için. Artık iki kişi olarak yaşamaya başladım. Mete, benim ayrılmaz bir parçam oldu. İş için yada yapmam gereken bir şey varsa arada sadece saatlerce ölçülecek zaman diliminde birbirimizden ayrı kaldık.

Ramazan bayramı çarşamba bittiği ve perşembe, cuma günleri tatil olmadığı için ilk defa Mete yanımda olmadan evde tek başıma kaldım. 

Bayram için ailecek anneanne ve dedemizin yanına yazlığa gittik. Perşembe sabahı Mete ve eşimi yazlıkta bırakarak İstanbul'a geri döndüm ve işe geldim. Gece eve gitmeden önce tek başıma biraz alışveriş merkezinde dolandım. Evde bekleyen olmadığı için yıllar sonra ilk defa acele etmeden alışveriş merkezini turladım. Eve geri döndüğümde ise büyük bir boşluk ve sessizlik beni bekliyordu.

Aslında yıllar sonra ilk defa evde tek başıma kalacağımı düşündüğümde güzel bir film açarım, ayaklarımı uzatırım ve abur cubur yer içerim diye hayal kurmuştum. Fakat evde ki boşluk, sessizlik bana hiç yaramadı. Canım hiç bir şey yapmak istemedi. O yüzden günün verdiği yorgunlukla yine yıllardır yapmadığım bir şeyi yaptım; deliksiz bir şekilde sabaha kadar uyudum.

Cuma akşamı iş çıkışı hızla yazlığa oğlumun yanına geri döndüm. Beni çok güzel bir sürpriz bekliyordu. Oğluma "Beni özledin mi?" diye sorduğumda Mete biraz heceleyerek "Özledim" diye cevap verdi. Mete'nin konuşması son zamanlarda özellikle kreşe başladıktan sonra önemli ve hızlı bir şekilde ilerlemişti. Fakat hala kelime haznesi azdı. Bu ayrılık oğlumun dilinin açılmasında biraz etkili oldu sanırım. Ama yinede tek duam "Allahım bizi birbirimizden ayırmasın.".