25 Aralık 2012 Salı

Mete, Atatürk'ü ve Cumhuriyetimizi öğreniyor

Havaların soğuması ile Mete'nin evden pek dışarıya çıkamamasından kaynaklı enerji patlamalarına ayak uydurmak için harcadığım efor sonucu bende enerji kalmıyor. Bundan dolayı uzun zamandır yazamadığım bu yazı için en sonunda vakit ve enerji buldum.

Mete, artık 1,5 yaşında ve etrafında olup bitenleri kavrayıp algılamaya başladı. Bizde "Ağaç yaş iken eğilir." dedik ve Mete'ye 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve Atatürk'ü tanıtmaya karar verdik.


29 Ekim akşamı Mete'yi de yanımıza alarak Beşiktaş sahiline gittik. Önce İstanbul Büyükşehir Belediyesinin düzenlediği havai fişek gösterini izledik. Gösteri başlamadan önce kalabalık içinde Mete oldukça mutluydu. Etrafındakileri inceleyip ona laf atanlara gülücükler dağıtıyordu. Ancak havai fişekler atılmaya başladığında, Mete anlam veremediği gümbür gümbür seslerden ve yanıp sönen ışıklardan çok korktu ve nereye kaçacağını bilemedi. Normalde benim yada babasının kucağından başkasına gitmezken korkudan arkamızda duranların kucağına sıçradı. Gösterinin sonuna doğru ise korkusu geçti ve bizimle birlikte coşku içinde havai fişekleri izlemeye başladı. Havai fişek gösteri bitiminde ise Beşiktaş Belediyesinin düzenlediği Kenan Doğulu konserinde Mete ile birlikte dans ettik.




                         

10 Kasım'ın hafta sonuna denk gelmesini ve Ankara'da bir nikaha davetli olmamızı fırsat bilerek Mete ile birlikte haftasonu tatili için Ankara'ya gittik. 10 Kasım günü Anıtkabir'in çok kalabalık olacağını düşünerek Anıtkabir ziyaretimizi 11 Kasım'a bırakarak önce biraz Ankara'da dolaştık. 11 Kasım'da Mete'yi Anıtkabir'e götürerek Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü tanıtmak istedik. Mete, nöbet tutan askerlerimizin heybetinden çok etkilendi ve onlar gibi ayaklarını biraz açıp kollarını yanda birleştirerek poz verdi. Aslanlı yolda ise aslanların kucağında çok mutluydu.

             

             

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder